İzmir de Ulaşım

EGE'DE BİR ROL MODEL ÜRETİM “KARŞI KÖY“

Bilgi ile üretimin birleştiği Köy... İlber Hoca'nın uğrağı, Rahmi KOÇ'un dikkatini çeken Köy...Manisa Kırkağaç/ Öveçli

04 Aralık 2020 Cuma 07:46
Gerçek olan şeyler; dileklerden, niyet ve dayatmalardan bağımsızca VARDIR.

Gerçek olan, insan iradesine bağımlı olmadan, ondan bağımsız, doğal olayların sonucudur.

40 bin yıldan, günümüze gelip, daha daraltarak, yazacak olup, Manisa/Kırkağaç’a dönersek, 2020 yılın da İlçemiz de ki sosyal yaşama baktığımız da; insanımızın böylesi gelişmiş teknolojinin karşısın da bile, hala susmaya, hakikatin deryasından bir haber, birlik olmanın tanımına ikna etmenin derdin de ve çaresizliğin de yol aranıyorsa bu, bizim eksikliğimiz değilse nedir?

Ya anlatanlar eksik, ya da dinleyenler !

Ama direnmek, yaşamanın motorudur.

Direnmek için anlatacağız.

Motoru çalıştıracağız.

Bu gün olmasa bile, ilerde olduracaklar, mutlaka bizim bu gün çabalarımızdan faydalanacaktır. Bizi anlayacak ve bizi onurlandıracaklardır.

İşte budur, UMUDU YEŞERTEN TILSIM.

Kırkağaç’ın, bölgeleri, benim bildiğim, gözlemlerimle enteresan özellikleri barındırır.

Yanılamaz mıyım? Kuşkusuz evet yanılabilirim.
Ama söylemekden geri duramam.

Hıdır Ağa Mahallesi örneğin…

Hıdır Ağa kim?

Bulamadım. (bu benim eksikliğim olabilir) Ama Hıdırağa’lıların Kırkağaç’ın özel bir bölgesi olduğunu biliyorum.
Kendilerine has güzel insanları; Roman kardeşlerim…

Hıdırağa Çingeneleri… (Kırkağaç Ovasının emekçileri.)

Biçimlenmemiş has bir derya…

Anlaşılması zor, ama anlaşılınca beraberliklerinden kopması acı veren kardeşlerim.

Hıdırağa= Neşedir, yaşamdan keyif alma fiyatının, olmadığı yerdir.

Hayata, hiç kimsenin bir borcunun olmadığının kanıtıdır keza.

Hayattan sadece alacağı  olduğunun inancı ile yaşamanın ispatıdır sonra.

Bilgisiz de olsa, yaşama sergilenecek cehaletin, hovardacasına kasıtsız sa ama , yeri olmasının ispatıdır.

Kaç yer daha sayabiliriz Kırkağaç’ta?

Öküz Pazarı’nın oturak kahve hayatı ile ahkam kesen bilgiçlerini mi?
Yoksa Hasır Pazarı’nın siyasi dehalarını mı?
Kuşkusuz Kırkağaç’ın sosyal yaşamına etki eden bölgeleridir bunlar.
Siyasilerin hedef kitleleri buralar da gezinir.
Ama Kırkağaç’ı tarihsel ve kültürel donanımları ile sırtlayan Bakır, Öveçli bölgeleri çok dikkate alınmalı.
Değerlidir.

Günümüzün hoyrat gözü ile görünmez belki de.

Sahiden de öyledir.

Dolu ararken çoğu kere boşa bakar insanımız, nedense hakikatimiz öyle…

Amma Kırkağaç’ı etkileyen, en verimli ve birikimli insanların beslendiği yerler çoklukla, Öveçli ve Bakırdır.

Bu iki yerden akıl çıkar, idrak çıkar, Kırkağaç’ı belirleyen projeler çıkar. Sallıyor muyum dersiniz?

O zaman bir, iki örnekle geçelim bunu da; Kırkağaç her yıl 12 Eylül Kurtuluş gününü kutlar. İşte bu kurtuluş gününün İşgal ordusuna karşı direnişi, nerede ilk örgütlenip başlamıştır? Bakır’da.

Bakır Kurtuluş Savaşına Gazi Rütbesi ile kazınmış, SAÇLI MUSTAFA EFE’yi vermiştir. Onurumuzdur. Övüncümüzdür. Değerimizdir. Tüm Şehitlerin Ruhları Şad olsun. 

Öveçli ise her yıl Kırkağaç’lının, bir yılda, yedi gün yaşayacağı geleneksel mutlu anılarının yaratıldığı yerdir.

Her genç kızın, delikanlının gelecek umutları, annelerin-babaların anıları, ninelerin-dedelerin torunlarına verecekleri derslerin, toplumsal devamlılık adına hikayeleri ile donanırlar Öveçli-Çam Mesiresi’nde.

Öveçli tüm Kırkağaç’lılar için, seneye tazelenmek üzere, bir yıl boyunca düşlerin yaşatıldığı, umutların hiç solmadığı hayallerin yeridir.

Düşler Ülkesi ÖVEÇLİ, demek abartmak değildir Kırkağaç için.

Amma, işte yaşamın gelip, bu gün dayattığı koşullarda, o eski günlerin bir anlamının yaşanamadığı bu günlerde, o eski bildiğimiz, özlediğimiz günlerin tadını, lezzetini, bu günün koşullarında artık yaşatmaya çalışan değerleri görmemize bir gerekçe lazım ve buna gerekçe olabilmesi için, birileri fedakarlıkta bulunmalıydı…
O fedakar insanlar işte,  bu gün gördüğümüz insanlardır.

Övgü ile söz edeceğimiz insanlar, bu gün yaşamı değiştirenlerdir.

Her dokunuşları bir yerlerde resmedilenlerdir.

Söz konusu edilecek olan “DEĞİŞİME KATKI SUNMAKTIR,” onlar bunu yapıyor.

İnadına yapmaya devam ediyor.

“Karşı Köy” markasının altında yatan “Ok” ailesinin 170 yıllık birikimli geleneğidir.

Kim bilir, Kırkağaç, geçmiş zamanlarda bu geleneğe daha çok fırsat verseydi, sosyal anlamda, bu gün nasıl olurdu her şey?

Kuşkusuz bunu bilmek kahinlik olur, ama bu gün, yapılanlara bakınca, hiçte geleceğe kahin gibi bakmamıza gerek yoktur.

Çükü gerçeklerin kahinlere ihtiyacı olmaz.

Yaşananlar gösteriyor ki; fırsat eşitliği ve adil bir süreç, yaşamın değişiminde gerçek idolleri bize hesapsız ve ivedilikle göstermeyi becerebiliyor.

Türkiye bir dönüm noktasında, "Üretim Ekonomisi" ne evriliyor.

Kırkağaç’ta bir devinim var.

Dipten kaynıyor çok şey. İthal sermayeye gerek duymuyor.

İyiler hız kazanıyor, güzel işler uğrunda.

Manisa’nı en güzel ilçelerinden Kırkağaç.

Kırkağaç’ın en güzel ve yaratıcı insanlarının yaşadığı Köy/Mahallesi; Öveçli.

Öveçli’de Akademik ünvanının yanı sıra, piyasanın en etkili firmalarında, kariyerinde ki eğitimle yöneticilik yapmış bir genç adam. Aile den gelen bir gelenekle, ardılına attığı birikimi, şimdi ufkuna güvenerek, “yöresel üretim” yatırımın da umut yaratmışlar.

Kaynağından değer yaratmak denilen bir yol.

Biz bu yolu, 1923 lerden sonra, büyük Önderle tanıyoruz.

Karma Ekonomi dedikler yöntemdi O.

Öz kaynakların ve öz emeğinle kalkınma programı.

Manisa/ Kırkağaç-Öveçli Köyün de “Karşı Köy” diye hayata geçirilen bu değerli yatırım biçimi, bize Cumhuriyetimizin Atatürk döneminde ekonomik olarak, (1924 yılında yüzde 14,9, 1925 yılında yüzde 12,3, 1926 yılında yüzde 18,2, 1928 yılında yüzde 11, 1929 yılında yüzde 21,6, 1933 yılında yüzde 15,8, 1936 yılında yüzde 23,2 gibi) 7 kez çift haneli büyüdüğü dönemleri hatırlatacak biçimde oluşum yapacağını gösteriyor.

Bu gün 10, yarın 100 kişi. Yeter ki bu geminin büyük limanlara demir atacağına inanın.

Ve bu geminin başın da Cahit Uslu isimli bir genç girişimci.

Ailesinden gelen 170 yıllık geleneklere sarılıp, Öveçli’ nin birikimli, 170 Yıllı geçmişi olan Zeytinciliğin uluslar arası tescilli OK ailesinin destekleri ile yola çıkan, bu genç girişimci Cahit Uslu, bu gün değerli bir sürecin başlangıcına imza atmış…Yürüyor.

Yeni Asır Gazetesi’nden Sezen Altan’a verdiği röportajda şöyle söylüyor Cahit Uslu;  “Bizlerin en büyük amacı gerçekleştirdiğimiz butik üretim modeli ile bir rol model olabilmek ve gençlere başka bir hayatın mümkün olduğunu anlatabilmek aslında.

Yani dememiz o ki, babanın köydeki tarlasına tercih ettiğimiz büyükşehirdeki asgari ücretten daha değerli şeyler var buralarda. İhtiyacımız olan şey ise, çok hayal edip çok çalışmak..."

Gelecek günler için düşlerinde yaşattığı projeler, bu gün ülkemizi yöneten merkezi hükümetin hayata geçirmek için yol yordam aradığı yöntemlerden biridir.

Umuyor ve gözleyeceğiz ki; bu değerli girişim, devletten hak ettiği devlet desteklerinden faydalanıp, kendi yöresinde özlenen kalkınma hareketine katkıda bulunsun.

İşte o mucizenin neferleri;

(Online Alışveriş Yapabilirsiniz https://www.karsikoyden.com)

Cahit USLU ve Eşi Gizem Bağış 
USLU 




Ve Porjenin kahramanları...Öveçli' nin ufku açık, birikimli emekçileri...!

(Online Alışveriş Yapabilirsiniz https://www.karsikoyden.com)



(Online Alışveriş Yapabilirsiniz https://www.karsikoyden.com)


Haber : M. Güneş

Haber Kaynağı: ESH

Bu haber 16553 kez okundu
Yükleniyor...