İzmir de Ulaşım

UZLAŞTIRMAYI SADECE AVUKATLARIN YAPMASI İÇİN MÜCADELE VERİYORUZ

İzmir Barosu tarafından düzenlenen uzlaştırma seminerleri dizisinin yeni halkası Fuar İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde 7 Ocak 2017 günü gerçekleştirildi. Yaklaşık 850 avukatın katıldığı seminere Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem, Uzlaştırmacı-Arabulucu Uzman Pakize Pelin Özşahinli ve Cumhuriyet Savcısı Nazan Pekcan konuşmacı olarak katıldılar.

09 Şubat 2017 Perşembe 14:35
UZLAŞTIRMAYI SADECE AVUKATLARIN YAPMASI İÇİN MÜCADELE VERİYORUZ

 

İzmir Barosu tarafından düzenlenen uzlaştırma seminerleri dizisinin yeni halkası Fuar İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde 7 Ocak 2017 günü gerçekleştirildi. Yaklaşık 850 avukatın katıldığı seminere Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem, Uzlaştırmacı-Arabulucu Uzman Pakize Pelin Özşahinli ve Cumhuriyet Savcısı Nazan Pekcan konuşmacı olarak katıldılar.

UZLAŞTIRMAYI SADECE AVUKATLARIN YAPMASI İÇİN MÜCADELE VERDİK VE VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
 
Toplantının açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan, yasal mevzuatta değişiklik yapıldığını ve artık uzlaştırma yapacak kişinin hukukçu olması şartı arandığını, bu nedenle bu seminerler dizisine başladıklarını belirtti. Av. Aydın Özcan, yaklaşık üç yıldır uzlaştırma görevini sadece avukatların yapması konusunda her türlü girişimi yaptıklarını söyleyerek buna karşın ısrarla bu görevlendirmelerin avukatlara yapılmadığını dile getirdi. “Bu anlayışla mücadele ettik, hala da ediyoruz” diyen Özcan, emniyet mensuplarının, adliye personellerinin hatta adliye banka müdürlerinin tercih ediliyor olmasının kabul edilemeyeceğini ifade etti. Av. Aydın Özcan sözlerine şöyle devam etti: “Yapılan bu yasal değişikliği fırsat bilerek bu seminerleri düzenliyoruz. Özellikle karar mekanizmasında olan kişilerin dikkatini çekmek ve bir anlamda da bu açık olduğumuz diyalog kapılarını kapatmamaktadır. Amacımız bundan sonra uzlaştırma dosyalarının istisnasız meslektaşlarımıza verilmesidir. Bugün salondaki tablo bunun çok açık bir şekilde ifade ediyor. Bu çalışmaya katılarak uzlaştırmacı olarak görev almak isteyen meslektaşlarımızın sayısı 1200’leri aşmış durumda. Asıl amacımız dosyaların meslektaşlarımıza verilmesi ve hukuksuzlukların ortadan kaldırılması. Burada dağıtılacak sertifikalar sonunda bir listemiz olacak, bu listeye aynı CMK’da olduğu gibi adliyede ilgili Cumhuriyet savcıları ile paylaşacağız. Asıl hedefimiz uzlaştırma görevlendirmelerinin bilgisayar ortamında yapılmasıdır. Bununla ilgili de çalışmalarımız var.”

Ülke gündemine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Baro Başkanı Av. Aydın Özcan, İzmir Barosu’nun son dönemde gündemde olan konularla ilgili birçok çalışmaya imza attığını ifade etti. Av. Aydın Özcan kanun hükmünde kararnamelerin sürekli hale gelmesinden sonra barolar arasında ilk kez İzmir Barosu tarafından “KHK’ler Türkiyesi’nde Savunma Hakkı” başlıklı bir panel ve forum düzenlediklerini ve bu çalışmanın sonuç bildirgesini kamuoyu ile paylaştıklarını dile getirdi. Özcan, Anayasa değişikliğine ilişkin bir de çalıştay düzenlediklerini söyleyerek, aynı zamanda sivil toplum örgütleriyle de birlikte çalıştıklarını dile getirdi.


İZMİR BAROSU’NUN ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ İLE İLGİLİ GÖRÜŞÜ NETTİR

 
“İzmir Barosu tarafından yürütülen bunca çalışmaya rağmen bazı meslektaşlarımız, kanun hükmünde kararnamelerden duydukları sıkıntıları belirten ve olağanüstü kurultay isteyen bir dilekçe sunmuşlar, dilekçe veren meslektaşlarımız yazılı olarak bizzat davet edilmelerine rağmen bu çalışmaların hiçbirine katılmamışlardır. Bu nedenle şimdi olağanüstü genel kurul için imza toplamalarını samimi bulmuyorum” diyen Av. Aydın Özcan “İzmir Barosu’nun anayasa değişikliği ile ilgili görüşü nettir, kamuoyu ile de paylaşılmıştır” dedi.

İZMİR BAROSU HEDEF GÖSTERİLİYOR
İzmir Barosu’nun çeşitli amaçlarla hedef gösterilmek istendiğini söyleyen Baro Başkanı Av. Aydın Özcan, “meslek kurallarını açıkça ihlal eden bazı meslektaşlarımız sadece siyasi rant elde etmek için İzmir Barosu’nu hedef göstermektedir” dedi. Özcan sözlerini, “İzmir Barosu Başkanı olarak tüm meslektaşlarımdan şunu rica ediyorum. Herkes başını iki eli arasına alsın ve düşünsün. İzmir Barosu her zaman hukukun üstünlüğünden yana, yargı bağımsızlığından yana, demokrasiden yana, temel hak ve özgürlüklerden yana, ifade ve iletişim özgürlüğünden yana taraftır, taraf olmaya da devam edecektir. Hiç kimse İzmir Barosu’nu ne baro siyaseti yapmak için ne de başka siyasi amaçlar için hedef göstermesin.” şeklinde tamamladı.
 
Baro Başkanı Av. Aydın Özcan’ın konuşmasının ardından söz alan Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem,  uzlaştırma kapsamına giren suçlar konusunda yeni değişiklikleri anlattı. Önceki düzenlemeyle karşılaştırıldığında uzlaştırma kapsamına giren suçların sayısının arttırıldığını ifade eden Erdem, “etkin pişmanlık uygulanan suçlar bakımından da uzlaştırma mümkün hale gelince eskiden şikayete bağlı suçlar olduğu halde uzlaştırma kapsamına girmeyen bazı suçlar da uzlaştırma kapsamına girmiş oluyor” dedi.
 
Cumhuriyet Savcısı Nazan Pekcan ise gerek ücretler gerekse uygulama anlamında İzmir modelinin uygulanması gerektiğini belirterek, 2009 yılına kadar kolluk tarafından olay yaşanır yaşanmaz mağdurun önüne uzlaşma isteyip istemediğini soran bir form uzatıldığını ancak olay daha sıcak olduğu için çoğunlukla olumsuz geri dönüşler alındığını ifade etti. İzmir modelinde ise kolluğa uzlaştırmanın anlattırılmadığını, olayın üzerinden bir süre geçtikten sonra ve uzlaştırmacı tarafından gerçekleştirilen uzlaştırma önerilerinde daha olumlu geri dönüşler alındığını söyledi.
 
Uzlaştırmacı-Arabulucu Uzman Pakize Pelin Özşahinli, uzlaştırmacının işlem basamaklarından bahsederek,  uzlaşma kapsamında onarıcı adalet düşüncesini çok önemsediğini ifade etti. Özşahinli “Onarıcı adalet suçtan doğan zararın onarılması amacına hizmet eden mağdurun ve failin söz sahibi olarak sürece etkin olarak katıldığı bir anlayıştır. Uzlaştırmada da mağdur ve fail süreçte söz sahibidir. Günümüzde geleneksel ceza hukuku anlayışını içeren cezalandırıcı adalet düşüncesi yavaş yavaş terk edilmiş, mağdur haklarının korunması ve suçtan doğan zararın giderilmesi düşüncesi ön plana çıkmıştır.  Uzlaştırmada en öncelikli amaç mağdurun zararının giderilmesidir” dedi.
 
Haber Kaynağı: ESH

Bu haber 1156 kez okundu
Yükleniyor...